14 Eylül 2018 Cuma

Daha Öleceğimiz Var

Ne zaman anlarsın?
Toprak çiselerse, gök için.
Sen olmasan da dönüyor dünya.
Tersin pisse su senin için.
Sol elin muhtaçsa ötekine,
Her şey, her şey yüzün için.
Astarı geçerse bir gün,
Ters yüz et ruhunu.
El senin için. Kol senin için.
Sensin doğa, güneş sen.
Sen benim için, ben senin.
Çok zaman oldu, ama hala vakit var.
Belki bir yavru için.
Bal sarı gözleri var.
Ve dur!
Kimseye anlatma bir şey,
İnan,
Daha öleceğimiz var.

Geçmişin Rengi

Yazmamak, sanki asırlardır.
Yaşanmamış bir ömrü sahiplenmek gibi, bahsettiğim.
Ne gülünç bir burnun var, demiyor kimse.
Aynalar sarı, anlamıyorum.
Gözlerim su. Akıyor deftere.
Kızıyor babam; yat artık.
Hatırlıyorum.
Bir filme tutunmak, yaptığım.
Bir tek ona mecalim var.
Her şey çok uzak sanki.
Biraz yürümem gerek.
Olsun, geçmişin rengi var.
Ve Tanrım.
Sanki unutuyor beni.
Hatırladım.
Hatırladı.
O da olsun.
Turuncuya çalan sarı gökyüzü.
Onu ben yarattım.
Bulutlanıyor arada.
Ve o zaman, hala geçmişin rengi var.

8 Eylül 2018 Cumartesi

Can Sıkıntısı

..Can sıkıntısını bile öyle bir anlatıyordu ki yazar, sıkılasım geliyordu.
Bense, tecrübe ettiğim her şeyi küçümsüyor; sanki diğer insanlar her gün geyik avlıyor, yamaç paraşütü yapıyor ya da dünyayı kurtarıyormuş gibi, hayatımın monotonluğundan duyduğum memnuniyetsizlikle kendime sitem ediyordum.
İyi de ne yazacaktım? Bir hiç olduğumumu?
Hayır bunu kimse okumazdı..
Artık kıçımı kaldırmalı ve bir şeyler yapmalıydım. Çünkü kimse senin mutsuz olmanla ilgilenmiyor. Ve hiçliğini yalnızca Tanrı önemsiyor.


GÜNDÜZ/ İÇ/ KUAFÖR

“Saçların dedi. Ne kadar da beyaz! Boyatsana?”
-Hayır, ben böyle seviyorum.
“Yaşlı gösteriyor ama. “
-Bence sadece tecrübelerimi.
(Sessizlik. )
“Bakımsız da duruyor. “
İç ses : SANA NE MINAKOYAYIM.
-İlgilenmiyorum.
(Devrilen gözlerle yediğim küfür ve rahatlatıcı sükunet. )


GÜNDÜZ /DIŞ/ KAMPÜS BAHÇESİ
“Hayatta çok istediğin bir şey var mı?”
-Hayır.
“Hiç mi?”
-Hiç.
“Aman çok melankoliksin sen de.”
-Neyim?
“Melankolik.”
-Hiç bir şey istemiyorum diye mi?
“ E yani.”
-Peki.
(Bu kez söven taraf benim. )

GÜNDÜZ / İÇ / ŞİRKET
“Bu şirkette bir kariyer hedefiniz var mı?”
-Hayır.
Anlamadım? bakışı.
-Part time çalışırsam kendime daha çok zaman ayırabilirim ve part time şirketler arasında en çok parayı siz veriyorsunuz.
(Şanslıyım, işe alındım. )

GECE / İÇ / KAFE
“Hangi partiyi destekliyorsun?”
-Belli bir partiyi desteklemiyorum ben. Doğru sözü destekliyorum, hangisi doğruyu konuşursa..
“AA kesin AKP lisin sen yobaz/kesin CHP lisin sen vatan haini.”
-Ya bir partiyi desteklem...
“Hayır yani o köprüyü oraya niye yapı.../ SGK yı dolandırmış adamdan başkan mı ol...
(Parti dediği anda yere yatıp ölü taklidi yapmalıydım.)

GÜNDÜZ / İÇ / ANNEANNE EVİ
“Eee yaşın kaç oldu senin şimdi?”
-26
“Ohoo zamanın gelmiş senin, evlen artık. “
-Düşünmüyorum.
“Aaaa şimdikiler de böyle yahu. Ne demekmiş o? Bak yaşın geçiyor!”
-Bir gün birini sever ve birlikte yaşamak istersem evlenirim. Bunun yaşla ne ilgisi var?
“Aaa olur mu canım!? Dur sana birilerini bulalım olmaz öyle. Benim bi arkadaşın oğlu var hem yakışıklı hem zengin hem arabas... “
(Herkes manyak olamaz ya, galiba ben hastayım?)

Beyazlarımla yaşlanmak; mutluluğu maddede değil özümde aramak; zamanımı kariyerime değil bana huzur verecek şeylere harcamak; hayatın anlamını bir adamda değil, nefesimde ve iliklerimde bulmak; ruhumda öfkeyi değil sevgiyi hissetmek istediğim için depresyondayım sanıyorsunuz.
En kötüsü de hasta olduğuma beni de inandırdınız. Ama artık yemezler.
Siz hepiniz manyaksınız.

1 Eylül 2018 Cumartesi

Lafıgüzaf

Sandığın kadar dağınık değil,
Yitirdiğin parladıkça zihninde.
Hayıflanma,
İnan en güzel halindesin.
Bir yanılgı hayat,
Rüyalarına yatırım yap.
Hakikat içinde derken,
Sanma lafıgüzaf.
Zihnin olmasa da bahsi mevzunun,
Yanıltır bilirim sanrı.
Biçimsiz için.
Düşüsün, cisimsizin.
Yorgunsun biliyorum.
Bir umut yak hadi, belki otobüs gelir.